Teaser

LinkedIn'de dönen sistem mühendisliği tartışmasına ben de fikir beyan ediyorum.


Geçen hafta LinkedIn’de en çok önüme düşen konu, sistem mühendisliği ile ilgili bir tartışmaydı. Tartışmanın temel sorusu şuydu:

🅰️ Sistem mühendisleri yeni mezun kişiler olabilir mi ya da olmalı mıdır?

YOKSA

🅱️ Sistem mühendisi önce elektronik tasarım, yazılım tasarımı, mekanik tasarım gibi temel tasarım alanlarında çalışıp tecrübe kazandıktan sonra mı bu unvana sahip olmalıdır?

Hemen hemen her konuda olduğu gibi, bu konuda da kişiler iki gruba ayrıldı. Bir grup, yeni mezun bir kişinin sistem mühendisi olabileceğini ve bunun gayet normal olduğunu savunurken; diğer grup ise tam tersini, yani yeni mezun birinin sistem mühendisi olmaması gerektiğini, önce temel tasarım alanlarında tecrübe kazanıp daha sonra sistem mühendisi olması gerektiğini iddia etti.

Her iki tarafın da kendine göre haklı sebepleri var. Madem bu kadar çok kişi fikir beyan etti, ben neden etmeyeyim diye düşündüm ve bu konuda bir yazı yazmak istedim. Bu yazıda, kendi görüşlerimi kısaca aktarmaya çalışacağım.


ℹ️ Kapak tasarımını DALL-E yaptı. Konuyu anlattıktan sonra bana bunu önerdi.


Temelde neden ayrıştık?

Buradaki temel görüş ayrılığının sebebinin, herkesin sistem mühendisliği algısının ve tecrübelerinin birbirinden farklı olmasına dayandığını düşünüyorum. Sistem mühendisliği dediğimiz görev tanımı, özellikle ülkemizde pratikte çok geniş bir görev alanını kapsıyor.

Örneğin, sistem mühendisi dediğimiz zaman bu kişi tam olarak neler yapar, neler yapmaz? Bu sorunun cevabı, kurumdan kuruma, bölümden bölüme, ekipten ekibe, hatta kişiden kişiye değişebiliyor. Oysa, beyin cerrahı 🧠 ne yapar ya da ne yapmaz diye düşündüğümüzde, kurum ve kişilerden bağımsız bir görev tanımı oluşturabiliyoruz ve bu tanım üç aşağı beş yukarı herkesin kafasında aynı oluyor.

Bırakın sistem mühendisliğini, görece daha temel bir disiplinde çalışan bir elektronik ya da bir yazılım mühendisi tam olarak ne yapar sorusuna bile net bir sınır çizmekte zorlanabiliyoruz. Bu noktada, kültürler de oldukça etkili oluyor. Sistem mühendisliğinde ise durum, bence, bu açıdan daha da karmaşık. Herkesin kabul ettiği ortak bir görev tanımı oluşturmak çok daha zor bir hale geliyor. Bazı organizasyonlarda sistem mühendisleri gerçekten mimari tasarımda görev alırken bazı durumlarda ise daha çok program/proje yönetimi gibi işleri yapıyor ve sistem tasarımını ağırlıklı olarak “altta” bulunan temel tasarım ekipleri üstleniyor.

Zamanında bu konu ile ilgili hazırladığım Full Stack Elektronik Mühendisi? başlıklı yazımı da ilginizi çekebilir diye şuraya iliştiriyorum:

İşte tam da bu yüzden, birçok kişinin savunduğu görüşün kendi tecrübeleri ve bakış açıları açısından doğru olabileceğini düşünüyorum. Bazı kişiler, onlarca yıl bu iş tanımında çalışmış olsalar da bu görüşlerden bir tanesini daha çok tecrübe etmiş ve dolayısıyla bunu daha sıkı savunur konumda olabiliyor. Bu da bence oldukça doğal bir durum.

Bu açıdan düşündüğümüzde, bu soruya mutlak doğru bir cevap vermek gerçekten çok zor. En azından elimde herhangi bir tarafı objektif olarak destekleyecek bir veri yok…

Güzel gelişmeler 👍

Öte yandan, LinkedIn Türkiye topluluğu içerisinde böyle bir tartışmanın olması beni hem mutlu etti hem de biraz eğlendirdi. Uzun yıllar bu işe emek vermiş tecrübeli kişilerin, görüşlerini savunmak için örnekler araması ve tatlı tartışmalara girmesi, bence okuyucular için hem bilgilendirici hem de eğlendirici bir süreçti.

Oğuz Ergin LinkedIn gönderi

Takip edebildiğim kadarıyla tartışmalar Oğuz Ergin hocanın şu paylaşımı ile tetiklendi. 🙂


LinkedIn’in gün geçtikçe kişisel gelişim çöplüğüne döndüğünü ve sürekli “Bugün de dün olduğu kadar başarılıyım, yarın da başarılı olacağım, ahan da bu da kanıtı!” tarzı paylaşımlarla dolduğunu düşünürsek, böyle bir tartışma ortamının oluşması, bu platformun varoluş sebebiyle örtüşüyor. Bu yüzden, böyle bir ortamın oluşmasından keyif aldım.

mserdark ve halasının facebook'u

Adam haklı 🤣

Ama yine de…

Belirttiğim gibi, her iki tarafın da haklı olduğu noktalar var. Ancak ben, hiç (kağıt üstünde) sistem mühendisliği görevi yapmamış, tasarımda bulunmuş ama birçok sistemin sıfırdan tasarlanmasında görev almış ve sistem mühendisleriyle yakından çalışmış biri olarak, illa bir taraf seçmek zorunda kalsaydım, kendi tecrübelerime göre, yeni mezun kişilerin sistem mühendisliği yapması görüşünden ziyade, kişilerin temel tasarım ekiplerinde biraz tecrübe kazandıktan sonra bu göreve gelmesi seçeneğini seçerdim. Ama belirttiğim gibi, bu da benim deneyimlerimin bir sonucu; aksi doğru olmaz, kesinlikle böyle olmalıdır diyemem. Her iki taraf için de iyi çalışan ya da çalışmayan örnekler bulmak mümkündür.

Zor olan hedef belirlemek

Günün sonunda söyleyeceğim şey, çok da takılmamak lazım olurdu. Elbette bunu biraz şakayla karışık söylüyorum. Eğer tasarım alanında ilerlemek istiyorsanız, o alanın en iyisi, sistem mühendisliği alanında ilerlemek istiyorsanız da o alanın en iyisi olmayı hedeflemeliyiz. Kişisel kariyer yolculuğu açısından zor olan kısım ise, işte bu hedefi belirleyebilmek. Hedefi belirleyebildikten sonra, bu yola en başta hangi noktadan başladığımızın uzun vadede çok da kritik olmayacağını düşünenlerdenim.

Zor olan kısım bunu belirlemek dedik. Peki bunu nasıl belirleyeceksiniz? Kaç kişiyi dinlerseniz dinleyin, ne okursanız okuyun günün sonunda bu sizin kararınız olacak. Sağlıklı bir karar vermek için de tecrübe etmeniz gerekecek. Her ne kadar sistem mühendisliğinden tasarım alanlarına ya da tam tersi şekilde geçişler mümkün olsa da pratikte temel tasarım ekiplerinden sistem mühendisliğine geçişlerin daha yaygın olduğunu söyleyebilirim, en azından kendi gözlemlerim çerçevesinde. Bu açıdan da düşününce en başta biraz temel tasarım ekiplerinde durup, bulunduğunuz ortamda sistem mühendislerinin yaptığı çalışmaları gözlemlemek de iyi bir tercih olabilir.

Görev tanımlarına dikkat ❗

Bazı bölümlerde adı sistem mühendisliği olan fakat pratikte aslında tasarım işi yapan ekipler olabilir. Örneğin bir algoritma geliştirme ekibi, sistem mühendisliği bünyesinde olabiliyor. Kağıt üstünde burada çalışan arkadaşlar da sistem mühendisi olarak gözükse de pratikte aslında bir temel tasarımcı gibi çalışıyorlar. Ya da tam tersi olarak, bir donanım tasarım biriminde çalışan bir ekip aslında bir sistem mühendisi gibi mimari tasarım yapılmasında kararlar alabiliyor. O yüzden başlıklardan ziyade görev tanımlarına odaklanmak en doğrusu olacaktır.


Buraya kadar okuduğunuz için size ve LinkedIn platformunda görüşlerini aktaran herkese, bu ortamı oluşturdukları için teşekkür ederim.

Bir başka yazıda görüşmek dileğiyle. 👋


  • 🤓 Bir içerik daha?

    RADAR 22-4

    30 Nisan - 27 Mayıs arasında RADARıma takılanlar.